Sarhoş gibi bir yorgunlukla geri döndüğüm, beni hemen kucaklayan şehrim.
Büyüleyici güzellikte, masallardan fırlamış gibi sihirli bir dolunay. Rengarenk laleler. Şurup gibi Nisan havası.
Boğaz'ın, o dünya üzerinde başka hiç bir yerde olmayan kokusu. Mavisi.
Sonra sakin Nisan yağmurları. Sokağımız. Köpek havlamaları. Sessiz kediler. Ezan sesi. Sokaklarda belli belirsiz kömür kokusu. Benim dilimi konuşan insanlar. İnsanlarım.
İstanbul..
Yine, yeni, yeniden..
Hiç bırakmamışım gibi. Bırakıp gittimse bile bana küsmemiş gibi.
Ah ne guzel orada olmak. Cok ozledim cok oralari.
ReplyDeleteUmarim sen de en kisa zamanda hasret giderirsin Nurvenurcum :)
ReplyDelete