Thursday, July 10, 2014

Annem ve ben ve annem


'Bazen annem nerede bitiyor ve ben nerede başlıyorum, bilemiyorum...' - Maya Angelou


Bu sözü o kadar iyi anlıyorum ki.. Geçtiğimiz senelerde çok sevdiğim bir arkadaşım, 'Anneni tanıdıktan sonra sendeki güleryüzlülüğün, pozitifliğin ve sonsuz enerjinin nereden geldiğini çok daha iyi anladım' demişti... Sanırım hayatımda bana yapılan en güzel iltifatlardan biriydi. Her kız çocuğu, annesinin devamıdır, daha önce yazmıştım. Kabına sığamayan, hayatı her yönüyle, her saatinde, sonsuz bir enerjiyle yaşayan, hala gerektiğinde haftada 6 gün çalışan, işkolik, geceleri uyuyamayıp saatlerce kitap okuyan, tam bir 'tour de force' bir annem var. Böyle kadınların kızları bilirler, annelerinin enerjisinin nasıl bulaşıcı, ilham verici olduğunu.. Annelerimiz nerede bitiyor, biz nerede başlıyoruz, bilemeyiz biz.. Hem annemizin devamı, hem onun şimdisi ve geleceğiyiz. Kızımız olursa eğer, o enerjiyi ve yaşam sevincini ona aktarıp, sonsuza kadar uzanan bir zincir oluştururuz..

Tam da bu yüzden, geçtiğimiz aylarda kaybettiğimiz Maya Angelou'nun, annesi Vivian Baxter ile olan değişken ve çok ilginç ilişkisini anlattığı özyaşamsal kitabi 'Annem ve Ben ve Annem'i bir solukta, ilgiyle okudum. Onun da annesi benim annem gibi yaşama dört elle sarılan, arı gibi çalışkan, muhteşem bir yaşam enerjisi saçan bir kadınmış. Gerçi henüz çok küçükken Maya ve kardeşini, mutsuz bir ortamda büyümesinler diye babaannelerinin yanına göndermiş, ama bu onun kötü bir anne olduğu anlamına gelmiyor bence. Kitap boyunca Angelou'nun annesini zamanla ne kadar daha yakından tanıdığına ve sevdiğine, anne sevgisi ve desteğiyle nasıl büyüyüp geliştiğine tanık oluyoruz. Ve annelerin evrensel, karşılıksız, sonsuz sevgisi bir kez daha gözlerimizi yaşartıyor.





'One morning as I was leaving, the director said I didn't have to leave the set anymore. What happened? Why did they change their ways of treating me? I came to the realization that it was because I had a mother. My mother spoke highly of me, and to me. But more important, whether they met her or simply heard about her, she was there with me. She had my back, supported me. This is the role of the mother, and in that visit I really saw clearly, and for the first time, why a mother is really important. Not just because she feeds and also loves and cuddles and even mollycoddles a child, but because in an interesting and maybe an eerie and unworldly way, she stands in the gap. She stands between the unknown and the known. In Stockholm, my mother shed her protective love down around me and without knowing why people sensed that I had value.'


Maya Angelou


2 comments:

  1. nehir4:45 AM

    türkçesi varmıdır.

    ReplyDelete
  2. Sanmıyorum ama araştırıp bakmak lazım..

    ReplyDelete