Monday, March 17, 2008

Koridor




Evet, belki yaptığı müzik Türkiye'nin genelinde yapılan müzikten çok farklı. Evet, belki klipleri çok değişik, metafizik öğeler kullanan gerçeküstü imgelerden oluşuyor. Evet, belki ne dış görünüşü ve giyim tarzı, ne de yaşamı açısından ortalama bir Türk'e benzemiyor. Şarkıları, şarkı sözleri, kulağa çok değişik geliyor. Onunla alay edenler, dalga geçenler, onu sevenlerden çok daha fazla. Günümüzün stereotiplerine, normlarına, bize dayatılmaya çalışan hiç bir imaja uymayan bir insan o. Ama ben yine de İlhan İrem'i çok seviyorum.

Onun 90ların başında çıkan kasetlerini dinleyişimiz geliyor aklıma, bu şarkıyı dinleyince. Üzeri turuncu renkli 'Dünden Yarına' kasetini dinleyişim geliyor aklıma.. Yıllar sonra ahşap bir masada oturup, sarı renkli masa lambasının ışığının masanın üzerini aydınlatmasını izlerken, bir koridor açılıyor geçmişime, çocukluğuma.. Neredeyse 18 sene önce, yine bir masanın başında oturmuş, aynı şarkıyı dinleyip masa lambasının sarı ışığına bakarken hatırlıyorum kendimi. Sonra kardeşimle 'arka oda'da, defalarca dinlediğimiz Koridor kaseti ve şarkılarını hatırlıyorum. Çocuk oluşumuza karşın her sözünü çok iyi anladığımız, hüzünle yüklü bakışlarla penceremizden dışarıyı izleyip dinlediğimiz şarkılarını.. Her bir sözünü ezbere bildiğimiz ve yıllar sonra duyduğumuzda, gözlerimizi dolu dolu yapan şarkılarını..

O karanlık koridora bakıyor ve şimdiki zamandan geçmişi izliyorum. İlhan İrem kadife sesiyle beni yine çocukluğuma, o mutlu günlere, zamanın saf ve sessizce durduğu, sonra yavaş yavaş, usulca aktığı çocukluğumun oyun saatlerine götürüyor. Bu ses bana huzur veriyor.

'Işık ve sevgiyle' diyor İlhan İrem bize, zamanın o tozlu ve buğulu camının arkasından, 'koridorun öteki ucu'ndan. Gerçekten de bunlar en çok ihtiyacımız olan şeyler değil mi?

Işık ve sevgiyle kal, şarkılarını ezberlediğim güzel insan..

No comments:

Post a Comment