Yumurta, çok duru ve yalın, çok güzel bir masal. Çoğu insanın düşündüğünün aksine ben filmi gayet akıcı ve ilginç buldum. Sinematografi çok güzel, bazı kareler fotoğraf gibi. Nuri Bilge Ceylan sinemasının etkileri özellikle ilk sahnelerde açık bir şekilde görülüyor. Detaylara verilen önem, taşra hayatının ayrıntıları.. Herşey şiirsel bir dille işlenmiş. İzlerken karakterlerle özdeşleşiyor, kendinizi adeta oradaymışsınız gibi hissediyorsunuz. Başrollerde oynayan Nejat İşler ve Saadet Aksoy'un da oyunculuklarına hayran kaldım. Bence filme çok yakışmışlar, çok doğal duruyorlar rollerinde.
Genelde pek beğenilen bir film olmamasına rağmen ben Yumurta'yı çok beğendim. Üçlemenin çıkacak diğer filmleri olan 'Süt' ve 'Bal'ı da çok merak ettim. Onları da mutlaka izlemek istiyorum. Bence bu filmle Semih Kaplanoğlu da Türk sinemasının yükselen yıldızları arasında yerini almış. Ülkemin sinemasının Yeşilçam'dan bugüne katettiği yolları görüp, gurur duyuyor ve seviniyorum.
Moonie,
ReplyDeleteNerden buluyorsunuz bu filmleri yaaaa? Valla ozeniyoruz. Aksam sinemaniza gelicez cocuk coluk bir aksam ona gore. :)
Ben de kuzene soyledim, annemin yanina film (turk filmi) koysun diye. Insallah unutmaz.
Pratik Anne,
ReplyDeleteBunlarin hepsi universitemin kutuphanesinden. Sagolsunlar cok genis bir DVD koleksiyonlari var, yararlaniyoruz.
Valla bekleriz bize aksam sinemasina. Buyrun gelin:)
Ben de filmi izlerken sıkılmadım. Goruntuler de cok guzeldi. Nuri Bilge'den gercekten cok fazla iz vardi. Yine de Nuri Bilge'nin filmlerine oranla biraz daha umut verdi. Ozellikle yasam ve umut dolu kizin gozleri.
ReplyDeleteYalniz ben bu Turk sinemasinin niye bu kadar bunalimli tiplere yer verildigini anlamiyorum. Bu kadar az diyologun olmasini da sevmiyorum. Dunya sinemasinda, Uzak Dogu filmlerinden sonra diyolog bulamama da onlerdeyiz sanirim:)
Bakalim sut-bal nasil olacak?
Sizin kutuphaneyi de kiskaniyorum. Tum Turk filmlerini topluyorlar:)
Merhaba Nurvenur,
ReplyDeleteEvet bence de gercekten guzel bir filmdi. Kiz hem yasam ve umut doluydu, hem de cok degisik bir guzelligi vardi. Gercekten iyi secmis yonetmen!
Bizim kutuphane bayagi zengin o acidan evet. Sansli oldugumuzu kabul ediyorum :)
Yönetmenin sadece Ceylan'dan etkilendiği söylemek saygısızlık olur. Bilakis beslendikleri kaynaklar benzer. Her ikisinin de algıları ve kendi yaratıcı yönetmenlikleri sonucu içeriği dışarı çıkarma biçimleriyle eserleri özgünleşiyor. Hem Ceylan hem de Kaplanoğlu'nun beslendikleri auteur'lere (yaratıcı yönetmenlere) bakarsak; Ozu, Tarkovsky, Kiyarüstemi, Bergman gibi isimleri sayabiliriz. Ceylan yabancılaşmaya daha şehirli kodlarla bakarken Kaplanoğlu Yumurta'da hayat algısını daha metafizik bir boyuta taşıyor. Filmi gayet akıcı bulmanız bir hayli ilginç ve bir o kadarda sevindirici. Bağımsız sinemaya devam diyelim. Bu filmi sabırla izleyip eleştirilerinizi paylaşmış olmanız dahi erdemli bir davranış.
ReplyDeleteSelamlar