Friday, November 7, 2008

Nar tanesi nur tanesi


Yaklaşık bir aydır çikolata, dondurma, şeker, tatlı ya da herhangi bir işlenmiş şeker yemiyorum. Aldığım bütün şekeri sadece meyvelerden alıyorum. Bu sayede hem şeker krizlerine girme olasılığım çok azaldı, hem de daha önceden nedense pek yemediğim bir çok güzel meyve keşfettim! Bunlardan biri de nar. Her gün kaşıkla (ve çekirdeklerini de kıtır kıtır yiyerek) nar yiyorum.

Meyvelerin ne kadar mucizevi şeyler olduğunu yeniden keşfettim adeta! Bir nar mesela, alışkın olduğumuz için gayet sıradan geliyor göze belki, ama ne kadar mükemmel bir tasarımın ürünü. O kalın ve soğuk görünen kabuğunun ardında yüzlerce küçük, ışıltılı ve kırmızı yakutlar gibi duran nar taneleri. Kardeş kardeş zarın içinde bekleşen, binlerce küçük mücevher gibiler.

Ya da bir portakalın o kalın kabuğunu kesip içini açtığınızda burnunuza çarpan enfes portakal kokusu.. İnsanın iştahını açan o parlak turuncu rengi. Isırdığınızda sizi hiç bir kolanın ya da gazozun yapamayacağı kadar serinletmesi, içinizi ferahlatması.

Güzel ve olgun bir muzu yemek için açtığınızda burnunuza çarpan o başdöndürücü güzel muz kokusu. Mis gibi tropik iklimleri hatırlatan tadı, dokusu.

Sıcak bir yaz gününde kıpkırmızı, serin karpuz dilimleri..

Yemyeşil, ekşi erikleri tuzlayıp tuzlayıp yemenin keyfi!

Bir salkım üzümü yavaş yavaş, tadına vara vara, keyifle yemek, yeşil serinliğinin içinize yayıldığını hissetmek.

Ya da yemyeşil bir elmanın parlak, sımsıkı kabuğuna dişlerinizi geçirmek, kocaman bir parça koparıp keyifle yemek. Elmanın o hafif ekşimsi, güzel tadı. Mükemmel kokusu.

Meyveler gerçekten mucizevi, çok lezzetli ve çok eğlenceli yiyecekler! Onları bırakıp neden gidip yapay şekerleri yediğimizi hiç anlamıyorum :)

No comments:

Post a Comment