Saturday, November 11, 2006

Haftasonu, insanlar, sohbetler




Bu fotoğraflara bakıp da Chicago'nun ne kadar güzel bir şehir olduğunu inkar edebilecek olan var mıdır acaba? Arkadaşım Duane, 'Museum Campus' da denilen, bir çok müzenin üzerinde bulunduğu ve Michigan Gölü'ne doğru uzanan burundan çekmiş bunları. Teşekkür ediyorum kullanmama izin verdiği için:)


Hava giderek soğuyor buralarda, Perşembe günü 18 derece kadar yüksek bir sıcaklığa çıkmışken bugün neredeyse sıfıra indi yeniden, kar yağacak gibi.. Dün ilginç bir İran filmi izledik, üzerine film ve hayat hakkında felsefi konuşmalar yaptık uzun uzun.. Dışarıda şimşekler çakıyor ve yağmur yağıyordu. Bugün yiyecek alışverişi yapmakla, yemek pişirmekle ve bir arkadaşımın evinde akşam yemeği ve saatlerce süren güzel sohbetlerle geçti. Haftasonunun bu umursamaz hallerini çok seviyorum. Cuma ve Cumartesi akşamları özellikle, insanın üzerinde bir rahatlık oluyor ki, sanki Pazartesi hiç gelmeyecek gibi bütün korkunçluğuyla. Özellikle Cuma akşamına bayılıyorum. Amerikalılar da böyle düşünüyo olmalı ki 'Thank God It's Friday' sözünü bulmuşlar, kısaca TGIF, bizim Bağdat Caddesi'ndeki restoranın (T.G.I. Friday's) adının buradan geldiğini ilk defa buraya gelince farketmiştim.

İnsanın ne kadar sosyal bir varlık olduğunu her geçen gün yeniden farkediyorum. En çok keyif aldığım şeylerden biri, arkadaşlarımla oturup hayat hakkında, insanlar hakkında, duygularımız, düşüncelerimiz ve yaşamda bizim için değerli olan her şey hakkında konuşmak.. Son zamanlarda çok önemli bir şeyi farkettim: Blog'uma yazmaya karar verdiğim çoğu düşüncemi, başka birisiyle konuşurken keşfediyorum. Bu düşünceler ya da duygular içimde bir yerlerdeler, ama eğer oturup kendi kendime düşünsem asla bu şekilde ortaya çıkamazlar gibi geliyor. Ancak bir konuşmanın içinde kendimi onları ifade ederken bulduğumda hayretle keşfediyorum varlıklarını. İletişim, insanın kendini bulmasına ve kendiyle ilgili bir çok şeyi farketmesine yardımcı oluyor. Bu yüzden insanları ve onlarla iletişim kurmayı çok seviyorum, çok değişik kökenleri olan bir çok arkadaşım olması ve hepsinden yeni bir şeyler öğrenebilmek büyük bir şans. Her insan, bambaşka bir dünya gibi, herkesin kendine özel ümitleri, hayalkırıklıkları, mutlulukları ve acıları var. Birbirimizle paylaştığımızda bütün bunları, işte o zaman gerçekten insan olduğumuzu hissediyoruz sanırım.

No comments:

Post a Comment