Sunday, June 14, 2009

Rüzgar

Fotoğraf: Lady-Bug

Bugünlerde kendimi hayatın rüzgarında bir o yana, bir bu yana savrulan minicik bir yaprak gibi hissediyorum.

Zaman ve hayat, gittikçe artan bir hızla sürüklüyor beni. Bu hızdan korkuyorum.

İnsanlarla konuşuyorum. Zaman geçiyor. Okuyorum ve yazıyorum. Zaman geçiyor. Gülümsüyorum. Yemek yapıyorum. Dans ediyorum. Çığlık atıyorum. Koşup terliyorum. Ağlıyorum. Şarkı söylüyorum. Kahkaha atıyorum. Zaman geçiyor.

Zaman korkutucu bir hızla, beni de katmış önüne, koşuyor.

Hayatım bir rüzgar gibi. Son hızla esen, delidolu, çılgın bir rüzgar.

Bu rüzgar başımı döndürüyor bazen. Sersemletiyor beni. Pır pır uçuruyor yüreğimi. Sanki gözlerimin önünden çıldırtıcı bir hızla geçen, sessiz bir siyah-beyaz film şeridi gibi.

Ve ben katılmışım önüne o rüzgarın, uçuyor, uçuyorum.

4 comments:

  1. Bu hizli gecen zaman hissini ben de cok sik hissediyorum. Yani sanki bir donum noktasi var hatirlayamadigim. O zamana kadar hersey yavas akiyordu ben hizlanmasini istiyordum, sonra birden hizli akmaya basladi ve simdi ben biraz yavaslamasini istiyorum.

    ReplyDelete
  2. Merhaba Zsa,

    Evet aynen soyledigin gibi hissediyorum..Zamanin yavaslamasini istemek, yaslanma belirtisi mi aaba diye de dusunmeden edemiyorum! ;)

    ReplyDelete
  3. :D bence zaman geçmeli..Ben onu geçip gittiği için seviyorum zaten..

    ReplyDelete
  4. Merhaba Esra,

    Tabii, zaman gecmeli ama bu kadar hizli gecmese diyorum bazen :)

    ReplyDelete