Sunday, October 29, 2006

Derslerin 6. haftası başlarken...

Sınavlardan önce hep böyle hiperaktif olup bir şeyler yazmak istiyorum. Derslerin 6. haftası başlarken geride kalan 5 haftaya dönüp baktığımda neler yapmışım, bir özetlemek istedim kendime.

Ekim ayının çoğu yeni evime yerleşmeye çalışmakla, eşya almakla ve eşyaları yerleştirmekle geçti aslında. Bu arada aldığım üç ders olan İslam Düşüncesi ve Edebiyatı (Widad Qadi ile), Osmanlı İmparatorluğu'nda modernleşme (Holly Shissler'la) ve Modern Arap Edebiyatı (Faruk Mustafa ile) zamanımın neredeyse tümünü kapladılar ödevleri ve gereklilikleriyle.

Arapça çeviriler gerçekten çok uzun zaman alıyor, şu anda Necib Mahfuz'un kısa bir romanını okuyoruz ve cümlelerden kelimeleri bilsem dahi bir anlam çıkarabilmek çok zor oluyor bazen. Arapça şu ana dek öğrendiğim en zor dil kesinlikle ve tam olarak öğrenebilmek ve bu dilde rahat konuşup yazabilmek için sanırım bir 5-6 sene daha uğraşmam gerekecek! Neyse ki hocamız Faruk Mustafa inanılmaz tecrübeli ve eşi bulunmaz bir öğretmen ve onunla Arapça tercümesi yapmak bir keyif adeta.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Modernleşme dersi de bir seminer dersi olmasına rağmen zevkli ve ilginç tartışmalarla dolu geçiyor. Ramazan ayı boyunca bu derse katlanmak biraz zordu aslında, Salı günleri saat 3te başlayıp akşamın 6sında ancak bittiği düşünülürse. Ramazan bittikten sonra dersten hemen önce yemek yiyip çay içebilmenin konsantrasyon seviyemi ne kadar yükselttiğini farkettim! Bu Holly Shissler'la aldığım ilk ders ve heyecan verici, onun doktora danışmanım olduğu düşünülürse, iyi bir izlenim bırakmam gerektiğini sanıyorum bu ilk ders dahilinde. Bu derse çok benzeyen iki dönemlik bir versiyonunu Sabancı'dayken almıştım sevgili Akşin Somel hocamla, onun da adı 'Osmanlı'da reform hareketleri 1 ve 2'ydi.

İslam Düşüncesi ve Edebiyatı dersini bir çok lisans öğrencisiyle birlikte alıyoruz, bu yüzden diğer iki dersten farklı bir yapısı ve içeriği var. Zaten biliyor olduğum bir çok tarihi bilginin yanısıra İslam düşüncesi, İslami hukuk ve İslam edebiyatı hakkında bir çok yeni şey de öğreniyorum bu arada. Widad Qadi gerçekten inanılmaz derecede başarılı bir hoca ve çok anaç bir insan genelde, her sene ders seçiminde konuşmaya gittiğimde ofisine, bana kendi kızından farksız davranıyor. Ondan ders alabiliyor olduğum için kendimi şanslı hissediyorum.

Bütün bu dersler ve gerekliliklerin yanısıra, kütüphanedeki işimde çalışma saatlerimi haftada 10 saatten 15 saate çıkardım, tabii ki bunun getirdiği yoğunluğu hissetmiyor değilim. Haftaiçi günleri kendimi sürekli bir yerden başka bir yere koşuyor gibi hissediyorum. Ama işimi ve patronlarım Bruce Craig ve Marlis Saleh'i seviyorum ve kendimi o ortamda rahat ve huzurlu hissediyorum ve sanırım bu çok önemli bir işte, hatta en önemli sırrı sanırım bir insanın başarısının ve mutluluğunun. İşini sevmeyip tam tersine nefret eden o kadar çok insan var ki! Kendi projemi kendim yürütüyor olmamın ve çalıştığım işin içeriğinin öğrendiğim dillerle ve çalıştığım konuyla alakalı olmasının da bunda bir payı var tabii ki.

Ekim ayı gerçekten de çok yorucu ve hızlı geçen bir aydı. Şimdi yeni evime nispeten yerleşmiş olmanın beni Kasım ayı içerisinde biraz daha rahatlatacağını umuyorum, düzenimi az çok oturttum ve artık araştırmalarımın konferans ve makale kısmıyla biraz daha çok ilgileneceğim umarım. Bu arada yaz için planlar yapıyor ve olanakları araştıyorum, bakalım nasıl seçenekler çıkacak önüme.

Yarın Widad Qadi'nın dersinin dönem ortası sınavı var, şu anda onun için notlarımı gözden geçiriyorum. Neyse ki sınav sabah 10:30da ve olup bir an önce kurtulmak iyi olacak. Sabah saatlerinde kendimi çok daha zinde ve canlı hissediyorum, öğleden sonra, akşam ya da geceye göre. Şu ana kadar yazdığım neredeyse bütün makaleleri(en azından başarılı sayılabilecek olanları) sabah 6 ile öğlen 12 arasındaki zaman diliminde yazdım! Amerikalıların deyimiyle tam bir 'morning person'ım sanırım.


Ders çalışmaya devam..

4 comments:

  1. Anonymous4:06 PM

    Bloglar arasinda gezinirken seninkine tesaduf ettim. Temiz anlatimli, guzel yazilarin var. Umarim yazmaya hep devam edersin. Sevgiler, MZ

    ReplyDelete
  2. Tesekkurler yorumlariniz icin:)

    ReplyDelete
  3. akşin somel'den o dersi benim de almama vesile olduğun için sana bir kez daha teşekkür ederim esracık. orada ve gittiğin her yerde mutlu olmanı diliyorum.

    ReplyDelete
  4. Tesekkurler canim:) Ne demek, cok eglendik di mi o derste:)

    ReplyDelete